zad ~ زاد
Kamus-ı Osmani - zad ~ زاد maddesi. Sayfa: 467 - Sira: 8
zad - زاد
[ء] آزيق ، یول ايچون احضار اولنان نوله ، قومانیا ، ینيلهجك شی : "مزدراه اولمایانه زاددسفر ويرمزلر" (نائلیٔ قديم) "شهد صافی كبی ارباب دله زاد قلم" (فاضل)
Kamus-u Osmani zad maddesi. osmanlıcada zad ne demek, zad anlamı manası, zad osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte zad hakkında bilgi. Arapça zad ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada zad anlamı
Kamus-i Osmani - زاد zad ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
zad ~ زاد güncel sözlüklerde anlamı:
ZAD ::: Azık. Yolda yenecek veya içilecek gıda maddesi.
ZAD ::: f. "Doğma, doğmuş, evlâd" mânalarına gelerek birleşik kelime yapılır. Meselâ : Mâder-zad : Anadan doğma. Nev-zad : Yeni doğmuş.
ZAD ::: (Ziyadet. den) Artsın, çoğalsın.
"); zâd ::: (a. i. c. : ezvâd, ezvide, zevâd) : azık, yiyinti.
zâd ::: (a. fi. ziyâdet'den) : çoğalsın, artsın.
zâd-Allah ::: Allah artırsın!
-zâd ::: (f. s.) : "doğma, doğmuş" mânâsına gelerek 'birleşik kelimeler yapar. Mâder-zâd : anadan'doğup büyüme. Melek-zâd : melekten doğma. Nev-zâd : yeni doğmuş. Pert-zâd : periden doğmuş; mec. çok güzel.
zad-ı dil ::: müz. Türk müziğinin en az iki bucuk asırlık bir mürekkep makamı olup zamanımıza kalmış numunesi yoktur.
zâd ::: azık.
zâd ::: azık , doğmuş , doğum
zâd ::: azık
zâd ::: doğmuş
zâd ::: doğum
zâd ::: (a. i. c. : ezvâd, ezvide, zevâd) azık, yiyinti.
-zâd ::: (f. s.) doğma, doğmuş
ZAD :::