Çağdaş Sözlük

zemin ~ زمین

Kamus-ı Osmani - zemin ~ زمین maddesi. Sayfa: 475 - Sira: 1

zemin - زمین

[ف] ارض ، یر ، یر یوزی : (كرهٔ زمين ، زير زمين ، روی زمين ، زمين خانه ، زمين تهامه ) . (زمين بوس) = تعظيم قصديله یر اوپمك . (زمين بوسی ) = اوصورتله یر اوپمكلك : "بهار ايردی ینه دوشدی لطافت كلستان اوزره " "ینه اولدی زمينك لطفی غالب آسمان اوزره" (نفعی) اوزرينه باشقه رنكلرله نقشلر ،‌ رسملر یاپلمش اولان بر شیئك رنك اصليسی : (زمينی پنبه چيچكلری بیاض بر قماش حر بری) طرز بیان ، اسلوب اسلوب افاده : (نوزمين) = یݣی طرزنده‌ ، بݣز اسلوبده ديمكدر : "ششير طبع ايله آچدم بوزمينی راغب" (قوجه راغب)

Kamus-u Osmani zemin maddesi. osmanlıcada zemin ne demek, zemin anlamı manası, zemin osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte zemin hakkında bilgi. Arapça zemin ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada zemin anlamı

Kamus-i Osmani - زمین zemin ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

zemin ~ زمین güncel sözlüklerde anlamı:

ZEMiN ::: Kötürüm kimse.

ZEMiN ::: f. Yer. Yeryüzü.* Meydan. Satıh. * Tarz. Eda. *Mevzu.

zemîn ::: yer, yeryüzü.

Zemin :::


  1. Taban, döşeme, yer
    Örnek: Kırmızı bir zemin üstünde bir sürü insan, havada uçan beyaz bir kuşa bakıyorlardı. M. Ş. Esendal

  2. Kumaş, süslü kâğıt, halı, yer muşambası, tablo vb. desenli nesnelerde, biçimlerin üzerinde yer aldığı renk.

  3. Temel, dayanak
    Örnek: Asıl sohbet zemini nadide yemek tarifi, köşk ve bahçe tanzimidir. R. H. Karay

  4. Yeryüzü, dünya.

  5. 1. Yer, yeryüzü. 2. Temel, dayanak. 3. Konu, tema.

zemîn ::: yer , dünya

zemin ::: yeryüzü

zemîn ::: ‬yer

zemîn ::: dünya

zemîn ::: fon

zemîn ::: konu

zemîn ::: alan

zemin ::: dayanak, döşeme, dünya, ortam, taban, temel, yer, yeryüzü

ZEMİN :::

Kötürüm kimse