Çağdaş Sözlük

sair ~ سائر

Kamus-ı Osmani - sair ~ سائر maddesi. Sayfa: 4 - Sira: 5

sair - سائر

[ء] باشقه ، غيری ، ديكر ، آخر ، ماعدا معنالرنده قوللانيلير : [امور سائره ، سائر خصوصات ، بلاد سائره ] سير وحركت ايديجی ، یورییيجی ، یوريين : (سحاب سائر، سحائب سائره ) ، (مثل سائر) = ديللرده یورييوب كزن ، زیاده مشهور وشایع اولان

ديمكدركه بو تعبيرده كثرت شیوع وشهرت معناسی مقصوددر . (سائر فی المنام) = اویودیغی حالده كزوب سویله‌ین .

Kamus-u Osmani sair maddesi. osmanlıcada sair ne demek, sair anlamı manası, sair osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte sair hakkında bilgi. Arapça sair ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada sair anlamı

Kamus-i Osmani - سائر sair ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

sair ~ سائر güncel sözlüklerde anlamı:

SAiR ::: Seyreden, harekette olan. * Bir şeyden geri kalan. * Maadâ. Geçen, dolaşan. * Yolcu. Seyyar. * Başkası, diğeri.

saîr ::: (a. i.) : 1) ateş, alevli ateş. 2) Tamu, Cehennem. Azâb-ı saîr : Cehennem azabı.

sâir ::: (a. s. seyr'den) : 1) seyreden. harekette olan, yürüyen, (bkz. : câil). 2) bir şeyden kalan başka şey. 3) geçen, dolaşan. 4) diğer, başka, gayri.

Sair :::


  1. Başka, öteki, diğer
    Örnek: Onun sair işlerini bir dereceye kadar engelledi ise de ne zararı var! M. Ş. Esendal

  2. Seyreden, hareket eden,yürüyen.

sâir ::: diğer , başka , gezen

sâir ::: ‬diğer

sâir ::: gezen

saîr ::: (a. i.) 1) ateş, alevli ateş. 2) Tamu, Cehennem. Azâb-ı saîr : Cehennem azabı.

sâir ::: (a. s. seyr'den) 1) seyreden. harekette olan, yürüyen, (bkz. : câil). 2) bir şeyden kalan başka şey. 3) geçen, dolaşan. 4) diğer, başka, gayri.

sair ::: başka, diğer, öteki

SAİR :::

Seyreden, harekette olan. * Bir şeyden geri kalan. * Maadâ. Geçen, dolaşan. * Yolcu. Seyyar. * Başkası, diğeri