Çağdaş Sözlük

sail ~ سائل

Kamus-ı Osmani - sail ~ سائل maddesi. Sayfa: 5 - Sira: 1

sail - سائل

[ء] صوريجی ، صوران : [سائل ايله مجيب ] آقيجی ، آقان : (دم سائل ) بو معناده اكثریا (سایل) صورتنده تلفظ اولنور ديلنجی : (كشكول بدست نیاز اولان بر سائل اميد واری باب رأفتندن محروما دونديرمه ) . "بر اولور عند الهيده سلیمان ايله امور" "دركه حقنده همان شاه ايله سائل بردر" (عزت)

Kamus-u Osmani sail maddesi. osmanlıcada sail ne demek, sail anlamı manası, sail osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte sail hakkında bilgi. Arapça sail ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada sail anlamı

Kamus-i Osmani - سائل sail ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

sail ~ سائل güncel sözlüklerde anlamı:

SAiL ::: (Savlet. den) Saldıran. Kibirli olup başkasına tecavüz eden.

sâil ::: (a. s. savlet'den) : saldırcı, saldıran, (bkz. : mütecaviz).

sâil ::: (a. s. suâl'den) : 1) suâl eden, soran. 2) i. dilenci, (bkz. : deryûze-ger, gedâ). 3) (seyelân'dan) akıcı, akan.

SaiL ::: Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki:

Sâile gelince (onu) azarlayıp koğma. (Duhâ sûresi: 10)

sâil ::: soran , dilenci , akan , isteyen

sâil ::: ‬dilenci

sâil ::: soran

sâil ::: akan

sâil ::: (a. s. savlet'den) saldırcı, saldıran, (bkz. : mütecaviz).

sâil ::: (a. s. suâl'den) 1) suâl eden, soran. 2) i. dilenci, (bkz. : deryûze-ger, gedâ). 3) (seyelân'dan) akıcı, akan.

SAİL :::

(Savlet. den) Saldıran. Kibirli olup başkasına tecavüz eden