levh ~ لوح
Kamus-ı Osmani - levh ~ لوح maddesi. Sayfa: 294 - Sira: 12

levh - لوح
[ء] مطلقا دوز صحیفه ، اوزرينه یازی یازيلان دوز نسنه : (لوح محفوظ) = اصطلاح شريعتده عالم علویده اولمش واولهجق شيلری حاوی بولنان لوح لاهوتی .
Kamus-u Osmani levh maddesi. osmanlıcada levh ne demek, levh anlamı manası, levh osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte levh hakkında bilgi. Arapça levh ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada levh anlamı
Kamus-i Osmani - لوح levh ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
levh ~ لوح güncel sözlüklerde anlamı:
LEVH ::: Görünen ibretli manzara. * Üzerinde yazı veya şekil çizilebilir düzlük. * Seyredilen yerin çizili sureti. * Ayet, hadis veya büyüklerin ders verici sözleri. Yazılı şey. * Şimşek çakmak. * Susamak. * Zâhir olmak. * Çalıp almak.
levh ::: (a. i. c. : elvâh) : yassı, düz, üzerine resim, yazı gibi şeyler yazılabilen nesne.
levh-i emles ::: üzerine hiç bir şey yazılmamış, leke düşmemiş levh, fr. table rase.
levh- hatır ::: hafıza.
levh-i mahfuz ::: Allah tarafından takdîr edilen şeylerin yazılı bulunduğu manevî levha; ilm-i ilâhi.
levh ::: levha, yazı, resim, manzara.
levh ::: levha
levh ::: levha
LEVH :::