Çağdaş Sözlük

münezzeh ~ منزه

Kamus-ı Osmani - münezzeh ~ منزه maddesi. Sayfa: 540 - Sira: 5

münezzeh - منزه

[ء] تنزیه وتقديس ايدلمش ، جميع قبایحدن ونقایصدن بری وپاك اولان : "اقتضا ايتدی منزه ذاتی" "سبب خلقت موجوداتی" (خاقانی)

Kamus-u Osmani münezzeh maddesi. osmanlıcada münezzeh ne demek, münezzeh anlamı manası, münezzeh osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte münezzeh hakkında bilgi. Arapça münezzeh ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada münezzeh anlamı

Kamus-i Osmani - منزه münezzeh ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

münezzeh ~ منزه güncel sözlüklerde anlamı:

MüNEZZEH ::: (Nezahet. den) Tenzih edilmiş, teberri edilmiş. * Pâk, kusur ve noksanlıklardan uzak. Hiç bir şeye muhtaç olmayan. Kötülükten, kusurdan ve noksanlık gibi şeylerden tenzih edilen.

münezzeh ::: (a. s. nezâhat'den) : tenzîh edilmiş, temiz, arı; uzak. (bkz. : tenzîh).

münezzeh ::: temiz, arınmış.

MüNEZZEH ::: Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki:

Allahü teâlânın ilâhlıkta şerîki, ortağı yoktur. Mülkü hiç yok olmayan bir meliktir. Noksanlık olan her şeyden münezzehtir. Ayıblardan ve kudretsizlikten uzaktır. Mü'minleri sonsuz azabdan emîn kılmıştır. Her şey üzerine hâkim ve hâfızdır. Hükmünde gâlibdir. [İnsanlar bir şey yapmak isteyince, O da irâde ederse, isterse o şeyi yaratır. Hâlık (yaratıcı) yalnız O'dur. O'ndan başka kimse hiçbir şey yaratamaz. O'ndan başka kimseye hâlık (yaratıcı) denilemez. İnsanların dünyâda ve âhirette râhat ve huzûr içinde yaşamalarını, sonsuz saâdete kavuşmalarını sağlayan kurtuluş yolunu göstermiş ve bu yolda yaşamalarını emretmiştir. Azamet (büyüklük) ve kibriyâ (yücelik) ancak O'na mahsustur.] Allahü teâlâ müşriklerin (puta tapanların) şirklerinden (ortak koşmalarından) ve iftirâlarından münezzehtir. (Haşr sûresi: 23)

Allahü teâlâ vardır ve birdir. Ortağı ve benzeri yoktur. Mekândan münezzehtir. Kemâl (noksanlık bulunmayan) sıfatları vardır. (Kutbüddîn İznikî)

Münezzeh :::


  1. Temiz, arı.

  2. Uzak.

münezzeh ::: arınmış , temiz

münezzeh ::: (a. s. nezâhat'den) tenzîh edilmiş, temiz, arı; uzak. (bkz. : tenzîh).

münezzeh ::: arı, temiz, uzak

MÜNEZZEH :::

(Nezahet. den) Tenzih edilmiş, teberri edilmiş. * Pâk, kusur ve noksanlıklardan uzak. Hiç bir şeye muhtaç olmayan. Kötülükten, kusurdan ve noksanlık gibi şeylerden tenzih edilen