Çağdaş Sözlük

ikrar ~ اقرار

Kamus-ı Osmani - ikrar ~ اقرار maddesi. Sayfa: 424 - Sira: 11

ikrar - اقرار

[ء] (انكار) ك ضدی. حقی صاقلامه‌یوب سویله‌مك ، طوغری‌یی ديمك ، واردر ویا اویله‌در دیه اعتراف ايتمك : [ مجرمك اقتراری

اوزرينه درحال توقيف ايدلمسنه قرار ويرلدی ، ايمان لسان ايله اقرار وقلب ايله تصديقدن عمارتدر] "كيم كورسه بونی ايدردی اقرار" "كيم اوله بقا فنا‌ده دركار" (شيخ غالب) [اقرار] ك معنای قانونيسی بر كيمسه ديكر كيمسه‌نك كنديسنده اولان حقنی خبر ويرمكدر . قانونا اقرار ايدن آدمك عاقل بالغ اولمه‌سی ورضاسی لاحق اولوب كنديسنك محجور اولمامه‌سی وظاهر حالك اقراری تكذيب ايتمه‌مه‌سی ومقر‌لهك جهالت فاحشه صاحبی اولما‌مه‌سی مشروطدر. [اقرار بالكتابه ] اصطلاحات فقهیه‌دندر. بر آدمك ديكر كيمسه‌یه اولان ويره‌جكنی كتابتله یعنی یازو ايله تصديق ايتمه‌سيدر. اقرار ايدن شخصك خط دستی اولمق مشروط دكلدر. ارباب تجارتك معاملات جاریه‌سنی حآوی اولان دفاترده‌كی قیود دخی بو حكمی حائزدر. [اقرارك حكمی] تعبير قانونيدر. اقرار اولونان شيئك بدیة حدوتی دكل ظهوريدر. بناءً علیه‌ مدعی علیهك اقراری سبب دعوی اوله‌ماز، اواقرار اوزرينه اقامهٔ دعوی ايديله‌مز . مثلا زيد بو كيسه‌ بنمدر ، زيرا اوݣا ذی الید اولان عمرو بنم اولديغنی اقرار ايتدی دیه ادعا ايتسه مسموع اولماز. [اقرار مريض] مرض موتده

بولونان بر شخصك اقراری ديمكدر. حالت احتضارده ايكن اقرار ايدن كمسه‌نك هيچ وارثی بولونماز ویاخود اركك ايسه زوجه‌سندن ، قادين ايسه زوجندن ماعدا وارثی اولماز ايسه اقراری بر نوع صيت حكمنده معتبردر. فقط ورثه‌سی موجود اولوبده اونلردن برينه برعين ویادين اقرار ايدرسه ديكر وارثلرك اجازتنه توقف ایدر.

Kamus-u Osmani ikrar maddesi. osmanlıcada ikrar ne demek, ikrar anlamı manası, ikrar osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte ikrar hakkında bilgi. Arapça ikrar ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada ikrar anlamı

Kamus-i Osmani - اقرار ikrar ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

ikrar ~ اقرار güncel sözlüklerde anlamı:

iKRAR ::: Açıktan söylemek. Kabul ve tasdik etmek. Hakkı itiraf etmek. Karar vermek. Mukarrer kılmak. * Fık: Bir kimseye diğerinin kendisinde olan hakkını haber vermek.

ikrar ::: (a. i. karar'dan) : 1) saklamayıp söyleme, (bkz. : i'tirâf). 2) dil ile söyleme, bildirme. 3) tasdik, kabul. 4) huk. birinin, başka birinin, kendisinde olan hakkını, alacağını haber vermesi.

ikrar bi-l-kitâbe ::: birinin, başka bir kimseye olan vereceğini yazı ile bildirmesi.

ikrâr-ı marîz ::: ölüm döşeğinde iken edilen ikrar, vasiyetname.

ikrâr ::: söyleme, dile getirme.

iKRaR ::: Îmân etmek için kelime-i şehâdeti dil ile ikrar edip, mânâsına kalb ile inanmak lâzımdır. Kelime-i şehâdet ve mânâsı şöyledir: (Eşhedü enlâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve Resûlüh= Yerde ve gökte, Allahü teâlâdan başka ibâdet edilmeye hakkı olan ve tapılmaya lâyık olan hiçbir şey ve hiçbir kimse yoktur. Hakîki mâbûd ancak Allahü teâlâdır. Muhammed aleyhisselâm adındaki yüce zât, Allahü teâlânın kulu ve Resûlüdür, yâni peygamberidir). (İmâm-ı Gazâlî)

Ey oğul! Akşam, sabah Âmentüyü okuyarak îmânını tâzele!Âmentü, îmânın altı şartını bildirmektedir. Âmentü'nün manâsını da ezberle ve çoluk-çocuğuna da ezberlet! Çünkü, ne zaman öleceğiniz belli değildir. Dâimâ kelime-i tevhîd (lâ ilâhe illallâh sözünü) oku ve inanılması lâzım olan altı şeyi iyi öğren, tasdîk (kalb ile inan) ve ikrâr eyle ve onlara da öğret! Bunları bilmeyenlerin îmânı olmaz. (Süleymân bin Cezâ)

2. Bir kimsenin kendisiyle alâkalı olup, başkasına âit bulunan bir şeyi haber vermesi, îtirâf etmesi.

Süt emmek, mal ikrâr etmek gibi, evlenecek veya evli erkeğin söylemesi ve sözünde ısrar etmesi ile veya âdil iki erkeğin ve bir erkekle iki kadının şâhid olması ile belli olur. (İbn-i Nüceym)

İkrar :::


  1. Saklamayıp doğruca söyleme, açıkça söyleme.

  2. Bildirme.

  3. Benimseme, onama, kabul, tasdik.

  4. tanıma.

ikrâr ::: dile getirme , itiraf

ikrâr ::: ‬itiraf

ikrâr ::: dile getirme

ikrâr ::: kabullenme

İkrar ::: Aleyhine hukuki neticeler husule getirebilen maddi veya hukuki bir vakıanın doğruluğunu tasdiktir.

İkrar ::: Saklamayıp söyleme; bildirme; açıkça söyleme; kabul

ikrar ::: kabul, tasdik

ikrar :::

saklamayıp söyleme; bildirme; açıkça söyleme; kabul

İKRAR :::

Açıktan söylemek. Kabul ve tasdik etmek. Hakkı itiraf etmek. Karar vermek. Mukarrer kılmak. * Fık: Bir kimseye diğerinin kendisinde olan hakkını haber vermek