Çağdaş Sözlük

bedad ~ بداد

Kamus-ı Osmani - bedad ~ بداد maddesi. Sayfa: 108 - Sira: 3

bedad - بداد

[ء] فی‌الاصل فرقه معناسندن منشعب حصه ، نصيب معناسنه‌در مبارزه معناسنه‌ده كلير.یعنی صواشه‌جق اقران ، ايكی جنكجينك برعیارده ، براقتدارده ، همتا بولنيشی . آثار قدیمه‌ده نادرا قوللانيلمشدر : [بداد العباد] (با) نك كسریله‌ده جائزدر . فقط او حالده عربيده معانیٔ مبسوطه‌دن باشقه معنالرده دخی قوللانيلير.

Kamus-u Osmani bedad maddesi. osmanlıcada bedad ne demek, bedad anlamı manası, bedad osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte bedad hakkında bilgi. Arapça bedad ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada bedad anlamı

Kamus-i Osmani - بداد bedad ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

bedad ~ بداد güncel sözlüklerde anlamı:

BEDaD ::: Gözükme, zahir olmak. * Sayış, sayma. * Fırka. * Savaşacak akran. * Nasib, hisse, pay.

bedâd ::: (a. i.) : 1) fırka. 2) hisse, nasîb, pay. 3) savaşacak akran.

bidâd ::: (a. i.) : 1) hisse, bedel verme. 2) arkadaşlar arasında nöbetle satın alma.

büdâd ::: (a. i.) : 1) hisse, nasip, pay. 2) nihayet, son. (bkz. : büdde).

büdalâ ::: (a. s. bedîl'in c.) : budala, sersem, akılsız, bön kimseler [müfret olarak kullanılır; müfredi "bedii" Türkçe'de kullanılmaz].

bedâd ::: gözükme , zahir olmak , sayış , sayma , fırka , savaşacak akran , nasib , hisse , pay

bedâd ::: (a. i.) 1) fırka. 2) hisse, nasîb, pay. 3) savaşacak akran.

bidâd ::: (a. i.) 1) hisse, bedel verme. 2) arkadaşlar arasında nöbetle satın alma.

büdâd ::: (a. i.) 1) hisse, nasip, pay. 2) nihayet, son. (bkz. : büdde).

büdalâ ::: (a. s. bedîl'in c.) budala, sersem, akılsız, bön kimseler [müfret olarak kullanılır; müfredi

BEDÂD :::

Gözükme, zahir olmak. * Sayış, sayma. * Fırka. * Savaşacak akran. * Nasib, hisse, pay