Çağdaş Sözlük

edib ~ اديب

Kamus-ı Osmani - edib ~ اديب maddesi. Sayfa: 85 - Sira: 2

edib - اديب

[ء] تربیه ، ظرافت ، نزاكت ايله اتصاف ايدن وشعر وانشایه متعلق كمالات ايله متصف بولنان آدم : [نه قدر اديب چوجق] ، [مرحوم معلم ناجی، بر اديب بيمدانی ايدی ]، [ واقعاهر لسانده اديب اولمق خيلی معلوماته توقف ايدر‌سه‌ده- شعر وانشا- لا] "اوقور ابجد كبی طفل اديب" (وهبی) "اديب مكتب اوحی مقرب مودود" (ثابت) "كاهی مسخر حمقا فاضل ، اديب" (لا)

Kamus-u Osmani edib maddesi. osmanlıcada edib ne demek, edib anlamı manası, edib osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte edib hakkında bilgi. Arapça edib ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada edib anlamı

Kamus-i Osmani - اديب edib ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

edib ~ اديب güncel sözlüklerde anlamı:

EDiB ::: Edebiyatçı. Güzel ve san'atlı söz söyleyen veya yazan. * Edebli, terbiyeli.(Edibler edebli olmalı, hem de edeb-i İslâmiye ile müteeddib olmalı. Ve onların sözleri, kalb-i umumi-i müşterek-i milletten bitarafane çıkmalı. Ve matbuat nizamnamesini, vicdanınızdaki hiss-i diyânet ve niyet-i hâlisa tanzim etmeli. İk. M.)

edîb ::: edebiyatçı, edepli, terbiyeli.

EDiB ::: 2. Düzgün, güzel ve pürüzsüz söz söyleyen ve yazan, edebiyatçı.

EDiB ::: 2. Düzgün, güzel ve pürüzsüz söz söyleyen ve yazan, edebiyatçı.

edîb ::: edebiyatçı , edepli

edib ::: edebiyatçı

edîb ::: ‬edebiyatçı

edîb ::: edepli

EDİB :::

Edebiyatçı. Güzel ve san'atlı söz söyleyen veya yazan. * Edebli, terbiyeli.(Edibler edebli olmalı, hem de edeb-i İslâmiye ile müteeddib olmalı. Ve onların sözleri, kalb-i umumi-i müşterek-i milletten bitarafane çıkmalı. Ve matbuat nizamnamesini, vicdanınızdaki hiss-i diyânet ve niyet-i hâlisa tanzim etmeli. İk. M.)