Çağdaş Sözlük

düd ~ دود

Kamus-ı Osmani - düd ~ دود maddesi. Sayfa: 399 - Sira: 1

düd - دود

[ف] دومان ، توتون . (دودكاه) = دومان یری ، اوجاق . باجا . (دود آلود) = دومانلی . (دود آه) = بد دعا ، انكسار . (دود دماغ ) = تكبر ، بيبرلنمك : "اشك روان ودل پردود ايله " "اولمه‌ده‌در شمدی‌ده دریا نورد" (معلم ناجی) "جنت آباد كورديكم یرلر" "دودكاه جحیمدن بدتر" (وله) "تخيل ايله‌سه دل رومیالیٔ خاكن" "مشام جانه ويرر دود آه نكهت عود" (سامی)

Kamus-u Osmani düd maddesi. osmanlıcada düd ne demek, düd anlamı manası, düd osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte düd hakkında bilgi. Arapça düd ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada düd anlamı

Kamus-i Osmani - دود düd ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

düd ~ دود güncel sözlüklerde anlamı:

dûd ::: (a. i. c. : dîdân) : kurt, böcek, (bkz. : dûde).

dûd-i harîrzir ::: ipekböceği.

dûd-i müstakim ::: zool. sivri kuyruk.

dûd-i üstüvânî ::: zool. yuvarlak solucan.

dûd-i vâhid ::: (zool.) mîde ve bağırsaklarda olan uzun solucan, domuz şeridi.

dûd-üt-kebed ::: zool. çok zaman koyunların karaciğerinde yaprak şeklinde bulunan bir kurt, kelebek.

dûd-ül-kilye ::: zool. çok zaman köpek ve kurt böbreğinde bulunan bir soğulcan.

dûd-ül-Medîne ::: zool. iplik gibi ince uzun bir kurt.

dûd ::: (f. i.) : 1) duman, tütün.

dûd-i dil-i pür-âteş ::: ateşli gönlün dumanı. 2) gam, keder, tasa.

dûd-i âh ::: ilenç, beddua.

dûd ::: böcek , kurtçuk , duman

dûd ::: ‬böcek

dûd ::: kurtçuk

dûd ::: kurt

dûd ::: ‬duman