Çağdaş Sözlük

sahn ~ صحن

Kamus-ı Osmani - sahn ~ صحن maddesi. Sayfa: 93 - Sira: 10

sahn - صحن

[ء] دوز ميدان ، اورته یر ، بر مكانك اورته‌سی : (صحن صفه ، صهن چمن) ، (صحن دورنك) = ليل ونهار اعتباريله دنیایه اطلاق اولنور . (صحن سيم) = قرص قمردر زيل ، باقردن معمول اولوب‌ بربرينه اوريله‌رق استعمال اولنان ساز آلتی (صحنان) = چفته‌ زيل بویوك كاسه . لسانمزده ايچنه طعام قونيلن معلوم قابه (صحن) اطلاقی بو معنی اعتباريله‌در. {صهن صهراسنده بيك مجنون وليلی جلوه كر} (فضولی) {اول قدر عاقل وزير ونامدار مفتيلره} {صحن صدر صفه‌سی اولمشدی دیوان امان}

Kamus-u Osmani sahn maddesi. osmanlıcada sahn ne demek, sahn anlamı manası, sahn osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte sahn hakkında bilgi. Arapça sahn ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada sahn anlamı

Kamus-i Osmani - صحن sahn ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

sahn ~ صحن güncel sözlüklerde anlamı:

SAHN ::: Kırma. Kesr.

SAHN ::: Sıcaklık, harâret.

SAHN ::: Evin ortasındaki açıklık, avlu, oyuk. * Boşluk. Boş yer. Orta, meydan, aralık. * Sahne. * Cami ve medreselerdeki umumun toplanmasına âit üstü kubbeli ve örtülü yer. * Büyük kâse. Sahan. * Zil.

sahn ::: (a. i.) : sıcaklık, hararet.

sahn ::: (a. i. c. : suhûn, sıhân) : 1) avlu. 2) evin ortasındaki açıklık. 3) oyuk, boşluk, boş yer. 4) orta, meydan, aralık; cami ve medreselerde umûmun toplanmasına mahsus üstü kubbeli, örtülü yer. 5) büyük kâse. 6) sahan. 7) sahne. 8) zil.

sahn-i dûreng ::: Dünyâ [gece ve gündüz olması İtibariyle]

sahn-i çemen ::: bahçenin ortası, meydanı. sahn-i gülsen : gül bahçesinin ortası. sahn-i lâle-zâr : lâle bahçesinin ortası.

sahn-i seman ::: [ibtidâ-yi hâriç ve ibtidâ-yi dâhif kısımlarından sonra gelen] (sekiz medrese meydanı). Fâtih medresesi, Fâtih câmiininiki tarafındaki kargır ve kurşunlu sekiz medrese ilmiye (sarıklıların) medrese tedrisâtında bir derece.

sahn ::: (a. i.) : kırma, (bkz. : kesr).

Sahn :::


  1. Avlu.

  2. Cami ve medreselerde umumun toplanmasına mahsus üstü kubbeli, örtülü yer.

sahn ::: boşluk , avlu , sahne , sıcaklık

sahn ::: ‬avlu

sahn ::: boşluk

sahn ::: sahne

sahn ::: üstü kubbeli alan

sahn ::: (a. i.) sıcaklık, hararet.

sahn ::: (a. i.) kırma, (bkz. : kesr).

sahn ::: avlu

SAHN :::

Sıcaklık, harâret