sahil ~ صهیل
Kamus-ı Osmani - sahil ~ صهیل maddesi. Sayfa: 102 - Sira: 1
sahil - صهیل
[ء] آت كيشنهمهسی : (صهيل الفرس ، طنين صهيل) . {آواز صهيل نفخهٔ صور } (غالب)
Kamus-u Osmani sahil maddesi. osmanlıcada sahil ne demek, sahil anlamı manası, sahil osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte sahil hakkında bilgi. Arapça sahil ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada sahil anlamı
Kamus-i Osmani - صهیل sahil ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
sahil ~ صهیل güncel sözlüklerde anlamı:
SAHiL ::: Deniz, göl veya akarsu kenarı. Kıyı, yalı.
SAHiL ::: Kişneyen. Kişneyici.
SAHiL ::: At kişnemesi.
sahil ::: (a. s.) : kişneyici, kişneyen.
sahil ::: (a. s.) : at kişnemesi, (bkz. : şîhe).
sahil ::: (a. i. c. : sevâhil) : deniz, nehir, göl kenarı, yalı, kıyı.
Sahil :::
- Karanın deniz, göl, ırmak boyunca uzanan bölümü, kıyı, yaka, yalı
Örnek: Bir gün, adanın sahilinde, bir soğan yüklü kayık gelip demirledi. S. F. Abasıyanık - Deniz, nehir, göl kıyısı.
sâhil ::: kıyı
sâhil ::: kıyı
sahil ::: (a. s.) kişneyici, kişneyen.
sahil ::: (a. s.) at kişnemesi, (bkz. : şîhe).
sahil ::: (a. i. c. : sevâhil) deniz, nehir, göl kenarı, yalı, kıyı.
sahil ::: kıyı, kumsal, yaka, yalı
SAHİL :::