Çağdaş Sözlük

habis ~ خبيث

Kamus-ı Osmani - habis ~ خبيث maddesi. Sayfa: 292 - Sira: 2

habis - خبيث

[ء]كوتو ، مردار ، پيس : (مال خبيث ، شیٔ خبيث ، ماوال خبيثه ، افكار خبيثه ) صویسز ، اصلی نسلی بليرسز ، آلچاق آدم : (شخص خبيث ، افراد‌خبيثه ، اعوان خبيته ) (خبيثانه) = فرومایه ، آلچاق اولانه مناسب كوريله‌جك صورتده : (اطوار خبيثانه) . جمعی فرقان كريمده وارد اولديغی اوزره (خبيثون) و (خبيثين) و مؤنثی اولان (خبيثه) نك جمعی (خبيثات) در.

Kamus-u Osmani habis maddesi. osmanlıcada habis ne demek, habis anlamı manası, habis osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte habis hakkında bilgi. Arapça habis ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada habis anlamı

Kamus-i Osmani - خبيث habis ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

habis ~ خبيث güncel sözlüklerde anlamı:

HABiS ::: Bağışlanan şey. Mukabilinde bir ücret istenmeyen şey. Parasız olarak verilen nesne.

HABiS ::: (Hubs. dan) Fesadcı. Hilekâr. Alçak tabiatlı. Kötü. Pis.

HABiS ::: Hapseden. Tutan. Hapishâneye atan.

habîs ::: (a. s.) : parasız olarak verilen, bağışlanan şey.

habis ::: (a. s.) : hapseden, tutan.

habîs ::: (. s. hubs'dan. c. : habe. se. habîsîn. habîsûn. habesâ) : kötü, alçak, pis, soysuz. Ervâh-ı habîse : kötü ruhlar.

habîs ::: pis, kötü.

HABiS ::: Allahü teâlâ âyet-i kerîmede meâlen buyurdu ki:

Ey îmân edenler! (Hak yolunda) infâkı (harcamayı), kazandıklarınızın ve sizin için yerden çıkardığımız (mahsûllerin) en iyisinden yapın. Kendinizin göz yummadan alıcısı olmadığınız pek habîs şeyleri vermeye kalkışmayın... (Bakara sûresi: 267)

İnsanların en kötüsü, habîsliği sebebiyle kendisine ikrâm olunandır. (Hadîs-i şerîf-Ez-Zevâcir)

Boyun eğdirme yâ Rab bir habîse,
Şükr edeyim lütfuna her ne ise.

(Muhammed bin Receb Efendi)

2. Haram.

Allahü teâlâ, âyet-i kerîmede meâlen buyurdu ki:

Yetimlere (babası veya anası ölmüş çocuklara; rüşdüne gelince) mallarını verin. Temizi (helâlı), habîse değişmeyin. Onların mallarını kendi mallarınıza katarak yemeyin. Çünkü bu, muhakkak büyük bir günahtır. (Nisâ sûresi: 2)

Habis :::


  1. Kötü, alçak, soysuz (kimse).

  2. Kötücül (bazı hastalıklar veya urlar)
    Örnek: Bir sinek vardır, sokarsa habis çıban yapar, tedavisi zordur. R. H. Karay

habîs ::: kötü , pis

habis ::: kötü , pis

habîs ::: ‬kötü

habîs ::: pis

habîs ::: (a. s.) parasız olarak verilen, bağışlanan şey.

habis ::: (a. s.) hapseden, tutan.

habîs ::: (. s. hubs'dan. c. : habe. se. habîsîn. habîsûn. habesâ) kötü, alçak, pis, soysuz. Ervâh-ı habîse : kötü ruhlar.

Habis ::: Hayati tehlike : kanseröz.

HABÎS :::

(Hubs. dan) Fesadcı. Hilekâr. Alçak tabiatlı. Kötü. Pis

HABİS :::

Hapseden. Tutan. Hapishâneye atan