Çağdaş Sözlük

İblis ~ ابليس

Kamus-ı Osmani - İblis ~ ابليس maddesi. Sayfa: 223 - Sira: 5

İblis - ابليس

[ء] شيطان جمعی : [اباليس] در . ابليس ملعنت انيس مغفل ، حيله‌كار مقامنده قوللانيلير: اوابليسك اثر تلبيسنه نهایت یوقدر. [ابليس ضليل كبی تضليل ايله‌مك ايچون بالغا مابلغ هدایای كرانبها وتحف ونسایس دستاويز دلارا تقديم ايدرك - لایحهٔ تاريخیه - عاصم]

"قنده‌كيم جمع اوله‌جام‌ ودلبر وعشق وشباب " "آنده ابليسك نه حاجت مكرينه ، اخلانه" (نابی) "آكا بكزردی كرسورسه یوزينه زرده چاو ابليس" "آكا یكز‌ردی‌كر جنی اولابدی كهربا طلعت" (نفعی) "زهی كرمكه‌ نظر قيلمایوب عداوتنه" "ميسر ايله‌مش ابليسه اعتبار بقا" (فضولی) "احساننه كورديلنجی ابليس " "قشمر باشيسی ارتطاليس" (شيز غالب)

Kamus-u Osmani İblis maddesi. osmanlıcada İblis ne demek, İblis anlamı manası, İblis osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte İblis hakkında bilgi. Arapça İblis ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada İblis anlamı

Kamus-i Osmani - ابليس İblis ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

İblis ~ ابليس güncel sözlüklerde anlamı:

iBLiS ::: İnsanları Allah yolundan çıkarmağa çalışan şeytan. (Bak: Hannas, Şeytan)

iblîs ::: (a. i c. : ebâlîs, ebâlise) : 1) şeytan. 2) s. hîlekâr.

iblis ::: şeytan.

iBLiS ::: Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki:

Onu hâtırla ki meleklere, Âdem'e secde edin demiştik de, iblîsten başka bütün melekler hemen secde etmişlerdi. Ancak iblîs yüz çevirip, kibirlendi ve kâfirlerden oldu. (Bekara sûresi: 34)

Allahü teâlâ, iblîse; "Ben sana secde ile emr etmiş iken, seni secde etmekten alıkoyan neydi?" buyurdu. İblîs şöyle dedi: "Ben Âdem'den hayırlıyım, çünkü beni ateşten, onu çamurdan yarattın." (A'râf sûresi: 12)

Üç kimse iblîs ve iblîsin tâifesinin şerrinden korunurlar. Allahü teâlâyı gece gündüz zikr eden (hatırlayan), seherde istigfâr eden (günahlarının bağışlanmasını isteyen), Allah korkusundan dolayı ağlayan kimse. (Hadîs-i şerîf-Telbîs-ül-İblîs)

İblîs ve yardımcıları insanlara hep kötülükleri yaptırmağa çalışırlar. Bâzan iyi şeyleri yapmağı da hatırlatırlar. Fakat bunları yaparken nefiste ucb (kendini ve işlerini beğenme), riyâ (gösteriş) yaptırarak veya farzın kaçırılmasına sebeb olarak insanın günâha girmesine sebeb olur. (Abdülgafûr-i Lârî)

Tekebbür yâni kendini büyük görmek kötü huylardandır. Vaktiyle iblîs de öyle tekebbür etti. Meleklere Âdem aleyhisselâma karşı secde etmeleri emrolununca, toprağa karşı niçin secde edeyim? Ben ondan daha üstünüm. Beni ateşten, onu çamurdan yarattın diyerek Rabbine karşı geldi. İblîs ateşin alevini, latîfliğini ve ışık yaydığını görünce onu sudan ve topraktan üstün sandı. Halbuki üstünlük, kendini üstün görmekte değil tevâzû göstermektedir. (M. Hâdimî)

İblisin rahat, sevinçli oturduğunu, kimseyi aldatmakla uğraşmadığını gören bir zât; "Niçin insanları aldatmıyorsun, boş oturuyorsun?" dedikte, İblis; "Bu zamânın kötü din adamları, benim işimi çok güzel yapıyorlar, insanları aldatmak için bana iş bırakmıyorlar" demiştir. (İmâm-ı Rabbânî)

İblis :::


  1. Şeytan.

  2. Kötü, düzenci (kimse)
    Örnek: Ne iblistir o Sezai, bir ben bilirim, bir de Allah... A. İlhan

iblis ::: şeytan

iblîs ::: şeytan , hileci

iblîs ::: ‬şeytan

iblîs ::: hileci

iblîs ::: (a. i c. : ebâlîs, ebâlise) 1) şeytan. 2) s. hîlekâr.

iblis ::: şeytan

İBLİS :::

İnsanları Allah yolundan çıkarmağa çalışan şeytan. (Bak: Hannas, Şeytan