Çağdaş Sözlük

iflas ~ افلاس

Kamus-ı Osmani - iflas ~ افلاس maddesi. Sayfa: 416 - Sira: 4

iflas - افلاس

[ء] مالی توكتمك ؛ مالی باتيرمق ، غائب ايتمك . حقوق تجارتجه بر تاجر معاملات تجاریه‌دن طولایی ظهور ايدن بورجلرينی اوده‌مك خصوصنده اظهار عجز ايتمه‌سنه اطلاق اولونوركه تركجه‌ده بو مقامده قوللانيلان [ طوپ آتدی] تعبير عامیانه‌سی مشهوردر . بو حالده بولونان تاجره "مفلس" دينيلير . [ افلاس] ايكی درلودر . بری [ حيله‌لی افلاس ] دركه تاجرك مجرد منافع شخصیه‌سنی داینلر‌ينك مضرت مادیه‌سيله تأمين واستحصال ايتمك اوزره ترتيبات مخصوصه ايله اعلان افلاس ايتمه‌سيدر ديكر‌ی [ افلاس ضروری وعادی] دركه تاجرك منافع ذاتیه‌یه مستند اولمه‌یه‌رق ودفاتر ومعاملاتده‌ داعئ

اشتباه اوله‌جق بركونا آثار وعلاتم مشاهده اولونمه‌یه‌رق بعض الجاآنه مبنی وقوعبولان افلاسدر. برتاجرك اعلان افلاس ایتمه‌سنی متعاقب حقنده اجراسی لازم كلن معامله‌یه [ افلاسك نتایج عاجله‌سی ] دينيليركه مفسك ،مخزن ، اوطه ، دكان ، دفاتر ، اوراق ، اثاث بيت ، والحاصل كافهٔ اشیاسنك تختيم وكندوسنك توقيف ايدلمه‌سی وموقتا بر ویا متعدد وكيللر نصبی كبی معاملات قانونیه‌در. "بيل حسابݣ جكر ايسه‌ݣده تعب" "كيم تغرر اولور افلاسه سبب" (وهبی) "خازن جنت اولور حجت افلاس بكف" "كمترین موين ايدرلرسه بهشت ايچره مزاد" (نابی)

Kamus-u Osmani iflas maddesi. osmanlıcada iflas ne demek, iflas anlamı manası, iflas osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte iflas hakkında bilgi. Arapça iflas ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada iflas anlamı

Kamus-i Osmani - افلاس iflas ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

iflas ~ افلاس güncel sözlüklerde anlamı:

iFLAS ::: Malı tükenmek, parası kalmamak. Borçlarını ödeyemiyecek hâle gelmek. Sermayesini batırmak. * Ahirette günahları çok olanın hüsrana düşmesi.

iFLAS ::: Sıyrılıp kurtulmak.

iflâs ::: (a. i. feles'den.) : 1) tüccarın, borcunu ödeyemiyecek bir hâle gelmesi, top atma. 2) bitirme, tüketme, [mal, para, bilgi v. b.].

iflâs ::: fakirleşme.

iflâs ::: her şeyini yitirme , bitip tükenme

iflâs ::: ‬her şeyini yitirme

iflâs ::: bitip tükenme

iflâs ::: (a. i. feles'den.) 1) tüccarın, borcunu ödeyemiyecek bir hâle gelmesi, top atma. 2) bitirme, tüketme, [mal, para, bilgi v. b.].

İflas ::: Borcunu ödemeyen veya ödemelerini tatil eden borçlu hakkında yapılan takip sonucunda, mahkeme kararı ile tespit ve ilan edilen durum.

iflas ::: fiyasko

iflas :::

Borcunu ödemeyen veya ödemelerini tatil eden tacir borçlu hakkında yapılan takip sonucunda, mahkeme kararı ile tespit ve ilan edilen durum

İFLAS :::

Malı tükenmek, parası kalmamak. Borçlarını ödeyemiyecek hâle gelmek. Sermayesini batırmak. * Ahirette günahları çok olanın hüsrana düşmesi