badire ~ بادره
Kamus-ı Osmani - badire ~ بادره maddesi. Sayfa: 58 - Sira: 5


badire - بادره
[ء] بالبداهه سویلهنيلن سوزكه اكثریا تفكر وملاحظه ايدلمكسزين صادر اولهجغندن ذل وخطایی منتج اولور وهلة ، آنسزين ظهور ايدن ویاخود وقوع بولان حال ، كيفيت قيلجك ، یاپراغك ، هر درلو نباتك اوجی . فتح دال ايله [بادره] اولورسه طون وشالولرك
پاچهسی معناسنی افاده ايدر. جمعی [بوادر] كلير : [بادرهٔ نادره]
Kamus-u Osmani badire maddesi. osmanlıcada badire ne demek, badire anlamı manası, badire osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte badire hakkında bilgi. Arapça badire ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada badire anlamı
Kamus-i Osmani - بادره badire ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
badire ~ بادره güncel sözlüklerde anlamı:
BADiRE ::: Birdenbire meydana gelen hâl. Felâket. Musibet. * Kabahat. * Birden, zahmetsizce söylenen söz. * Kılıcın, namlunun veya her çeşit nebatın ucu. * Zor geçit.
badire ::: (a. i. c. : bevâdir) : 1) musibet, felâket, (bkz : akabe). 2) zor geçit. 3) hiddetli iken yapılan bir yanlışlık. 4) kılıcın, namlının, yaprağın ve her türlü nebatın ucu. 5) külfetsiz, güçlük çekmeden söylenen söz.
bâdire ::: anî felâket, zor geçit.
Badire :::
- Birdenbire ortaya çıkan tehlikeli durum
Örnek: Nasıl oldu da, deminki badireden sağ salim kurtulabildi? Y. K. Karaosmanoğlu
bâdire ::: felaket , tehlikeli olay , zor geçit
bâdire ::: tehlikeli olay
bâdire ::: felaket
badire ::: (a. i. c. : bevâdir) 1) musibet, felâket, (bkz : akabe). 2) zor geçit. 3) hiddetli iken yapılan bir yanlışlık. 4) kılıcın, namlının, yaprağın ve her türlü nebatın ucu. 5) külfetsiz, güçlük çekmeden söylenen söz.
Badire ::: Birdenbire ortaya çıkan tehlikeli durum
BADİRE :::