bal ~ بال
Kamus-ı Osmani - bal ~ بال maddesi. Sayfa: 82 - Sira: 5


bal - بال
[ء] خاطر ، قلب ، كوكل : [سليم البال] = غل وغشدن عاری ، تميز یوركلی . [منكسر البال]= ژوكلی قيريق ، كوجنمش . [بخلوص البال ] = صاف ، پاك كوكل ايله .
[فارغ البال ] = كوكلنده قيدی ، انديلهسی اولمایان ، راحت قلبلی . [مافی السال] = مراد ، مرام ، كوكلده كی شی ديمكدر . بر نوع پوللی ، غایتله بیوك باليق كه اكثریا بحر احمرك حبس سوا حلنده وباب المندب طرفلرنده ظهور ايدر ايمش : [عزيمت خوان قيل وقال اولسه پری رخان امال ، متمئل دائرهٔ دعوت اولمق خیال محال اولديغی دخی یراعهٔ یقين ايله مرتسم صحيفهٔ باللری اولمغين - شفيقنامه] "درت یانن جای ايده فريح البال" "حار بالش نشين تخت جمال" (لا) "ینه كلشنده بوكون بلبله بر حال اولمش" "كلی خار ايله كوروب منكسر البال اولمش" (ويزهلی بهشتی)
Kamus-u Osmani bal maddesi. osmanlıcada bal ne demek, bal anlamı manası, bal osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte bal hakkında bilgi. Arapça bal ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada bal anlamı
Kamus-i Osmani - بال bal ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
bal ~ بال güncel sözlüklerde anlamı:
BaL ::: f. Kanat. * Kol, pazu. * Kol, cenah.* Üst, yukarı. * Boybos, endam.
bal ::: bar
Bâl ::: (f. i.) : 1) kanat. Güşâde-bâl : kamdı açmış. 2) kol. (bkz. : cenah). 3) boybos. 4) üst, yukarı, (bkz. : bâlâ).
Bâl ::: (a. i.) : 1) kalb, yürek, gönül; hatır. Fârig-ül-bâl : kaygısız. Ferîh-ül-bâl : gönlü rahat. Hâlis-ül-bâl : yüreği rahat, temiz. Mâ-fil-bâl : murat, istek. Münkesir-ül-bâl : gücenik. Müşev-veş-ül-bâl : niyeti bozuk. Selîm-ül-bâl : temiz yürekli. 2) çok zaman "Kızıldeniz" in Habeş sahillerinde bulunduğu rivayet edilen gayet büyük ve pullu bir balık.
Bal :::
- arılarının bitki ve çiçeklerden topladıkları bal özünden yapıp kovanlarındaki petek gözlerine doldurdukları, rengi beyazdan esmere kadar değişen tatlı, koyu, sıvı madde.
- Olgunlaşmış incirin, dışına sızan tatlısı.
- Ağaçların kabuğundan sızarak pıhtılaşan besi suyu.
- Bal arılarının bitki ve çiçeklerden topladıkları bal özünden yapıp kovanlarındaki petek gözlerine doldurdukları, rengi beyazdan esmere kadar değişen tatlı, koyu, sıvı madde.
bâl ::: kanat , kol
bâl ::: kanat
Bâl ::: (f. i.) 1) kanat. Güşâde-bâl : kamdı açmış. 2) kol. (bkz. : cenah). 3) boybos. 4) üst, yukarı, (bkz. : bâlâ).
Bâl ::: (a. i.) 1) kalb, yürek, gönül; hatır. Fârig-ül-bâl : kaygısız. Ferîh-ül-bâl : gönlü rahat. Hâlis-ül-bâl : yüreği rahat, temiz. Mâ-fil-bâl : murat, istek. Münkesir-ül-bâl : gücenik. Müşev-veş-ül-bâl : niyeti bozuk. Selîm-ül-bâl : temiz yürekli. 2) çok zaman
BÂL :::