bun ~ بون
Kamus-ı Osmani - bun ~ بون maddesi. Sayfa: 264 - Sira: 10
bun - بون
[ف]آسان . تولای معناسنهدر: ديب ، رحم ، صوك معناسنیده افاده ايدر تميزلنمهمش قویون باغير صاغی معناسنهده كلير. "چه خواهی ذوق اين آب سیهرا" "چه جویی سبزهٔ اين بام وبون را" (حضرت ملای روم)
Kamus-u Osmani bun maddesi. osmanlıcada bun ne demek, bun anlamı manası, bun osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte bun hakkında bilgi. Arapça bun ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada bun anlamı
Kamus-i Osmani - بون bun ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
bun ~ بون güncel sözlüklerde anlamı:
BUN ::: f. Nihâyet, dip. * Kolay, suhûletli. * Rahim. * Temizlenmiş olan koyun bağırsağı.
bevn ::: (a. i.) : mesafe, iki şey arasındaki uzaklık, açıklık. hevn-i baîd : uzak mesafe, çok açıklık.
bevn ::: (f. i.) : hisse, nasîp, pay.
"); bûn ::: (f. s.) : 1) kolay. 2) i. dip, nihayet. 3) i. temizlenmiş koyun barsağı. 4) i. rahim.
Bun :::
- Sıkıntı
Örnek: Soluğunu kesen acı, göğsünü sıkıştıran bun sancılarına benzemiyordu. A. İlhan
bun ::: nihayet , dip , kolay , suhuletli , rahim , temizlenmiş olan koyun bağırsağı
bevn ::: (a. i.) mesafe, iki şey arasındaki uzaklık, açıklık. hevn-i baîd : uzak mesafe, çok açıklık.
bevn ::: (f. i.) hisse, nasîp, pay.
bûn ::: (f. s.) 1) kolay. 2) i. dip, nihayet. 3) i. temizlenmiş koyun barsağı. 4) i. rahim.
Bun ::: Kanda üre,azot;böbrek fonksiyonunun yeterli olup olmadığını belirlemek için yapılan bir test
bun ::: sıkıntı
BUN :::