Taht ~ تحت
Kamus-ı Osmani - Taht ~ تحت maddesi. Sayfa: 37 - Sira: 5
Taht - تحت
[ء] آلت ، آشاغی معناسنه . مادیات ومعنویاتده استعمال اولنور . (فوق) مقابليدركه بونك تركجهسی (بوغ) در . فارسيده مقابلی (زیر) لفظيدر : (تحت قدم ، تحت تأمين ، تحت اعتراف ). قاعدهٔ عربیهیه توفيقا اضافتله قوللانيديغی تقديرده نصب ايله اوقونور وظرفيت معناسنی افاده ايدر : [تحت الارض ، تحت الجلد ، تحت القلمه ، تحت البحر ] . بعضا حال موقعنده استعمال اولنان تعبيرات واردر . ازجمله [تحت الحفظ ] = تعبيری محافظه آلتنده اولهرق ديمكدر :
"اولهلر تحت الثراده كاو وماهی مضطرب " "اولسهكر فوق العلاده سایه انداز وقار" (نعت -نظيم)
Kamus-u Osmani Taht maddesi. osmanlıcada Taht ne demek, Taht anlamı manası, Taht osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte Taht hakkında bilgi. Arapça Taht ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada Taht anlamı
Kamus-i Osmani - تحت Taht ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
Taht ~ تحت güncel sözlüklerde anlamı:
TAHT ::: f. Yağma, talan, soygun, çapul.
TAHT ::: Alt. Aşağı. * Gr: Gelecek olan zamir.
TAHT ::: f. Hükümdarların oturduğu büyük koltuk. Hükümdarlık makamı.
taht ::: (f. i.) : yağma, çapul, soygun, talan, (bkz. : garet, târâc, târât).
taht ::: (a. i.) : 1) alt, aşağı, (bkz. : zîr) : ["fevk" in zıddı]
taht-ı beşerevî ::: anat. üstderi altı.
taht-ı edimme-i dâhiliyye ::: anat. iç deri altı.
taht-ı esaret ::: esaret altı.
taht-ı fasıla ::: bot. *altfamilya.
taht-ı medar ::: coğr. * astropika, fr. subtropi-que.
taht-ı medârî ::: coğr. * astropikal, fr. subtro-pical.
tahtı mümâs ::: geo. * teğet altı, fr. sous-tan-gente.
taht-ı mütezât ::: mam. * altkarşıt, fr. subcontra. ire.
taht-ı nâzım ::: anat. "normalaltı, fr. sous-nor-male.
taht-ı revân ::: dört kişi ve ekseriya iki katır tarafından taşınan nakil vâsıtası.
taht-ı sınıf ::: bot. altsınıf.
taht-ı şube ::: alt şube. 2) s. elde.
taht-ı müzâkere ::: konuşulmakta olan.
taht-ı râhe ::: avucun içinde, küçük parmağın altındaki çıkıntı.
tahto ::: (a. zf.) : alt, altta, altında.
taht ::: alt, aşağı.
taht ::: hükümdar koltuğu.
Taht :::
- Hükümdarların oturduğu büyük, süslü koltuk
Örnek: Mozaikten tapınaklar yapar, tunçtan kaleler, fil dişinden tahtlar kurarmışsın. R. H. Karay - Hükümdarlık makamı, hükümdarlık.
taht ::: alt , aşağı , saltanat koltuğu , saltanat makamı
taht ::: alt
taht ::: aşağı
taht ::: saltanat koltuğu
taht ::: saltanat makamı
Taht ::: Alt; aşağı
taht ::: (f. i.) yağma, çapul, soygun, talan, (bkz. : garet, târâc, târât).
taht ::: (a. i.) 1) alt, aşağı, (bkz. : zîr) : [
tahto ::: (a. zf.) alt, altta, altında.
Taht ::: Alt; aşağı
taht ::: divan, sedir
taht :::
TAHT :::