Çağdaş Sözlük

şebh ~ شبه

Kamus-ı Osmani - şebh ~ شبه maddesi. Sayfa: 78 - Sira: 9

şebh - شبه

[ء] بر شیئك مثلی ، نظيری ، بݣزری : (شبه جزيره ، شبه معدن) جمعی (اشباه) :

"ای شبه وشريكدن منزه" "سر ازل وابددن آكه" (فضولی)

(ارباب شرت) بو لفظ مبالغه صورتيله صفت مقامنده قوللانيلديغی كبی لسانمزده تركجه ادات مصدر علاوه‌سيله قوللانيلير. مثلا (شرت بر قاری ، ینه شرتلك ايدييور ) .

Kamus-u Osmani şebh maddesi. osmanlıcada şebh ne demek, şebh anlamı manası, şebh osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte şebh hakkında bilgi. Arapça şebh ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada şebh anlamı

Kamus-i Osmani - شبه şebh ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

şebh ~ شبه güncel sözlüklerde anlamı:

şEBH ::: Çekmek. * Muhkem etmek, sağlamlaştırmak.

şEBH ::: Süt sağarken çıkan ses.

şebeh ::: (a. i.) : benzer, benzeyiş.

şübeh ::: (a. i.) : şübhe'nin c.) : şüpheler, kuşkular.

şibh ::: (a. i. c. : eşbâh) : 1) benzeme, benzeyiş. 2) bir şeyin benzeri 3) benziyen şey.

şibh akd ::: sözleşme benzeri, fr. quasi-contrat.

şibh-i amd ::: huk. katli meşru olmıyan bir insanı âlât-ı cârihadan sayılmıyan bir şey ile kasden öldürme, [buna : "şibh-ül-hatâ" da denir]

şibh-i beşer ::: zool. insanımsılar, urangutan, şempanze, goril gibi kısmen insana benziyen maymunlar, fr. anthropoVde (bkz. : şibh-i insâniyye).

şibh-i beşere ::: anat. üst derimsi, fr. epidermo'ı-de.

şibh-i billur? ::: billurumsu, fr. cristalo'ı'de.

şibh-i cezire ::: coğr. yanmada, fr. presqu' île.

şibh-i ceırî ::: bot. kökümsü, fr. rhizoi'de.

şibh-i cild ::: anat. cildimsi, fr. dermoi'de.

şibh-i hüsn-i tâlil ::: ed. bir hadisenin vukuuna şairane olmakla beraber kat'î olmıyan bir sebep göstermek, ["niçin hamidesin ey çarh; söyle boynunda * birikmiş ahların mı vebali kalmıştır" bey-tindeki "birikmiş ahların vebali" şibh-i hüsn-i tâlil dir]

şibh-i insâniyye ::: zool. (bkz. : şibh-i beşer).

şibh-i isfencî ::: süngerimsi, fr. spongoide.

şibh-i kalevi ::: kim. alkaloit, fr. alcaloi'de.

şibh-i ma'den ::: mâden i ms i, fr. metalloide.

şibh-i münharif ::: geo. yamuk, fr. trapeze.

şibh-i necliyye ::: bot. buğdayımsılar, fr. gramini-dees.

şibh-i zili ::: fiz. yarıgölge, fr. penombre.

şibh ::: benzer , benzeme

şebh ::: çekmek , muhkem etmek , sağlamlaştırmak , süt sağarken çıkan ses

şibh ::: ‬benzeme

şibh ::: benzer

şebeh ::: (a. i.) benzer, benzeyiş.

şübeh ::: (a. i.) şübhe'nin c.) : şüpheler, kuşkular.

ŞEBH :::

Çekmek. * Muhkem etmek, sağlamlaştırmak