tail ~ طائل
Kamus-ı Osmani - tail ~ طائل maddesi. Sayfa: 113 - Sira: 5
tail - طائل
[ء] فائده . مطلقا سلب صورتنده قوللانيلير : "جهدبی طائل" همزهنك یرينه (ی) یازلماملی .
Kamus-u Osmani tail maddesi. osmanlıcada tail ne demek, tail anlamı manası, tail osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte tail hakkında bilgi. Arapça tail ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada tail anlamı
Kamus-i Osmani - طائل tail ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
tail ~ طائل güncel sözlüklerde anlamı:
TAiL ::: Uzayan. * Kudret ve gına. * Fayda. Menfaat.
tâil ::: (a. i.) : fayda, yarar. Bî-tâil : faydasız, boşuna. Lâ-tâil : menfaatsiz, beyhude, boşuna.
Tail :::
- i., s., huk. şarta bağlı tasarruf, meşrut vakıf; s., huk. mahdut, meşrut, koşullu.
- i., s., f. kuyruk; eskiden paşalık alameti olan at kuyruğu; tuğ; kuyruğa benzer şey; ceket ucu veya kuyruğu; arka, nihayet; çoğ. k.dili. parada resimsiz taraf, yazı; saç örgüsü; uçağın kuyruğu; çoğ. k.dili. frak; k.dili. iz; k.dili. kıç, popo; sayfa altımdaki boşluk; s. son; arka; takibenden; peşinden gelen; f. kuyruk takmak veya yapmak; kuyruğunu kesmek veya koparmak; ucuna takılmak; mim. ucunu duvara yerleştirmek; den. kıç taraftan dönmek; kıç taraftan karaya oturmak; k.dili. gizlice takip etmek; peşinden gitmek. tail away geride kalmak, geride kalarak dağılmak. tail behind arkasından gitmek. tail end kıç, arka; son. tail off yavaş yavaş bitmek, azalmak. tail wind arkadan rüzgâr. turn tail tehlikeden kaçmak. with his tail between his legs süklüm püklüm, korkmuş olarak. I can't make head or tail of it içinden çıkamıyorum Hiç anlayamıyorum .
tail ::: uzayan , kudret ve gına , fayda , menfaat
tâil ::: (a. i.) fayda, yarar. Bî-tâil : faydasız, boşuna. Lâ-tâil : menfaatsiz, beyhude, boşuna.
TAİL :::