kibar ~ كبار
Kamus-ı Osmani - kibar ~ كبار maddesi. Sayfa: 262 - Sira: 10
kibar - كبار
[ء] "كبير" ݣ جمعی : (صغار وكبار) = كوچوكلر ، بویوكلر (كبار مفسرين) = مفسرينك اولولری . بو معناده دائما جمع اوله‌رق قوللانيلير ؛ نادرا صفت اوله‌رق استعمال اولنور : (اصحاب كبار) نجيب ، تربیه‌لی ، نازك ، ظريف : (كبار آدم ، كبار ذات وكبارانه ، طور كبارانه)
زنكين . بوايكی معناده دائما مفرد حكمنده قوللانيلير . بر لغت كتابنده كوسترلديكی كبی كویا لطافتندن كنایه اوله‌رق (نه كبار منظره) تعبيری اصلا قوللانيلماز .
Kamus-u Osmani kibar maddesi. osmanlıcada kibar ne demek, kibar anlamı manası, kibar osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte kibar hakkında bilgi. Arapça kibar ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada kibar anlamı
Kamus-i Osmani - كبار kibar ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
kibar ~ كبار güncel sözlüklerde anlamı:
KiBAR ::: (Kebir. C.) İnce ve nârin yapılı. Terbiyeli ve nezaket sahibi. Hassas. * Kebirler. Büyük rütbeliler. Büyükler.
kibâr ::: (a. i. Kebir'in c.) : 1) büyükler, ulular. 2) ince, terbiyeli, görgülü, nâzik. Sigar ü kibar : küçükler ve büyükler Ricâl-i kibâr : büyük adamlar.
kibâr-ı müderrisin ::: mûsille-i Süleymâniyye ile üst tarafındaki medreselerde müderrislik edenler.
kibar ::: ince, nazik.
kibâr ::: büyükler.
Kibar :::
- Davranış, düşünce, duygu bakımından ince, nazik olan (kimse)
Örnek: İşte senin bu kibar, bu efendi hâllerine bayılıyorum. Y. Z. Ortaç - Seçkin, değerli
- Zengin, soylu, köklü (kimse, aile)
- Büyükler, ulular.
- 1. Davranış, düşünce, duygu bakımından ince, nazik olan. 2. Seçkin, değerli. 3. Zengin, soylu. 4. (Eski) Büyükler, ulular.
kibâr ::: büyükler
kibar ::: büyükler
kibar ::: değerli, efendi, seçkin, soylu, zengin
KİBAR :::