lükata ~ لقاطه
Kamus-ı Osmani - lükata ~ لقاطه maddesi. Sayfa: 302 - Sira: 3

lükata - لقاطه
[ء] یره آتلمش یاخود یردن آلنمش قيمتسز شی : (لقاطه چين) = لقاطه دیوشيريجی ، آرتوق طوپلایيجی .
Kamus-u Osmani lükata maddesi. osmanlıcada lükata ne demek, lükata anlamı manası, lükata osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte lükata hakkında bilgi. Arapça lükata ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada lükata anlamı
Kamus-i Osmani - لقاطه lükata ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
lükata ~ لقاطه güncel sözlüklerde anlamı:
LüKATA ::: Fık: Sâhibi belli olmayan sokakta bulunan şey. Bu malı yerden kaldırmağa İltikat, yerden kaldırana da Mültekit denir.
lükata ::: (a. i.) : fık. sokakta bulunup alınan ve sahibi belli olmayan şey.
lükata ::: ("ka" uzun okunur, a. i.) : yere atılmış veya yerden alınmış değersiz şey.
lükata ::: fık: sahibi belli olmayan sokakta bulunan şey , bu malı yerden kaldırmağa iltikat , yerden kaldırana da mültekit denir
lükata ::: (a. i.) fık. sokakta bulunup alınan ve sahibi belli olmayan şey.
lükata ::: (
Lükata ::: Buluntu; sokakta bulunup alınan sahibi belli olmayan şey.
Lükata ::: Buluntu; sokakta bulunup alınan sahibi belli olmayan şey.
lükata :::
LÜKATA :::