müddet ~ مدت
Kamus-ı Osmani - müddet ~ مدت maddesi. Sayfa: 464 - Sira: 7


müddet - مدت
[ء] زمان ، وقت : (مدت حیات ، مدت مأموریت ) زمانك بر جزئی ، بر مقداری ؛ بر
شيئك باقی اولديغی زمان جزئی . جمعی اولان (مدد) قوللانيلماز . (مدت عدت ) = قادينك بعد الطلاق ازدواجدن شرعا ممنوع اولديغی ایام ديمكدر . م طلقه ايچون اوچ آی ، طول قادين ايچون درت آی اون كون ، كبه قادينلر ايچون وضع حمل ايدنجهیه قدردر . (مدت استيناف) = مواد جزائیهدن قباحت وجنحهده اون ، مواد حقوقیهده آلتمش بركوندر . (مدت اعتراض) = حكم غیابيلر ايچون مواد جزائیهدن قباحتده اوچ و جنحهده بش ، مواد حقوقیهده اوتوز بركوندر . (مدت تميز ) = مواد جزائیهده سكز ، مواد حقوقیهده طقسان كوندر . اصطلاح فقهده سير معتدل ايله اون سكز ساعتلك یاخود اوچ كونلك مسافهیه (مدت سفر بعيد) اطلاق اولنور . "مدت دور فلك بردمدر آدم بر نفس" (باقی)
Kamus-u Osmani müddet maddesi. osmanlıcada müddet ne demek, müddet anlamı manası, müddet osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte müddet hakkında bilgi. Arapça müddet ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada müddet anlamı
Kamus-i Osmani - مدت müddet ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
müddet ~ مدت güncel sözlüklerde anlamı:
MüDDET ::: Belli ve muayyen vakit.
müddet ::: (a. i.) : 1) zaman, vakit. 2) bir şeyin uzayıp sürdüğü zaman. 3) muayyen vakit.
müddet-i iddet ::: fık. boşanmış bir kadının tekrar evlenebilmesi için beklemek zorunda kaldığı müddet, [boşanmış kadın için üç ay (üç hayız müddeti), dul kadın için dört ay on gündür; hâmile kadınlar için bu müddet, doğum İle kayıtlıdır]
müddet-i istinaf ::: huk. ceza sebeplerinden, , kabahat, suç işlemede on; hukukî sebeplerden altmış bir günlük müddettir.
müddet-i ma'lûme ::: bilinen zaman.
müddet-i i'tirâz ::: huk. gıyabî hükümler için cezaî maddelerde kabahat için üç, cünha için beş; hukukî maddelerde otuzbir günlük müddet.
müddet-i malûme ::: bilinen zaman.
müddet-i medîde ::: uzun zaman.
müddet-i sefer ::: huk. [eskiden] mutedil bir seyr ile üç günlük, yânî on sekiz saatlik mesafe.
müddet-i temyiz ::: huk. cezaî maddelerde sekiz ve hukukî maddelerde doksan günlük müddet.
müddet ::: süre, zaman.
Müddet :::
- Süre
Örnek: Odada yalnız kalınca iki eski arkadaş bir müddet daha ağlaştılar. Ö. Seyfettin - süre.
müddet ::: süre , zaman
müddet ::: süre
müddet ::: süre
MÜDDET :::