Çağdaş Sözlük

iştikak ~ اشتكاء

Kamus-ı Osmani - iştikak ~ اشتكاء maddesi. Sayfa: 361 - Sira: 5

iştikak - اشتكاء

[ء] شكایت ، تظلم حال ، اظهار حزن و كدر ، حالنی یانمق : (اشتكا عن الحكام)= بردعواده بر محكمه هيئتی ، یا ریئسی ویاخود اعضاسندن بری ویاخود بر قاچی طرفندن قصدا وقوعبولان‌ حقسز معامله‌دن شكایت معناسنده اصطلاح قانونيدر . [ بوندن طولایی اشتكا یولنده باب عالی‌یه مراجعتلر وقوعه كلديكنه مبنی دولت علیه‌جه دخی دولسپسك بویله خود بخود بر عندی اصول مساحه اتخاذندن صرف‌ نظر ايلمسی خدیویت جليله واسطه‌سيله كندوسنه بيلديرلمش اولمسيله - سویش قنالی لایحه‌سی - جودت پاشا ] ، [ كردن‌ بللوری بوكلمش غدر فلكدن اشتكا ايدر - شارلوتنبورغ - سعد‌الله پاشا] "كمی كوردم‌سه شاكی اشتكاسی آشنادندر" (نورس) "قودم اشتكایی غم دهردن" (عزت ملا) "امينا نوله ايتسه‌م زخم‌تیر جورايله فریاد" "قلم‌شق اولمسه انده صرير اشتكا اولماز" (بروسه‌لی امين) "طالعندن كيمسه یوق ايتمز جهانده اشتكا"

Kamus-u Osmani iştikak maddesi. osmanlıcada iştikak ne demek, iştikak anlamı manası, iştikak osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte iştikak hakkında bilgi. Arapça iştikak ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada iştikak anlamı

Kamus-i Osmani - اشتكاء iştikak ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

iştikak ~ اشتكاء güncel sözlüklerde anlamı:

işTiKAK ::: Türemek. Bir kökten ayrılan kelimelerin asılları ve birbirleri ile olan münâsebetleri, meydana gelişleri. * Çatallaşmak. Yarılmış bir şeyin bir şıkkını almak. * Edb: Aynı kökten türemiş olan birkaç kelimeyi bir araya getirme sanatı. Misaller:(Edipler edepli olmalı, hem de edeb-i İslâmiye ile müteeddib olmalı. İk.M.)(Zulmü alkışlayamam, zâlimi asla sevemem. Mehmed Akif)

iştikak ::: (a. i.) : nebatların, ('bitkilerin) : çokluktan dolayı birbirine dolaşık, sarmaşık olması.

iştikâ' ::: (a. i. şekvâ'dan.) : şikâyet etme, yanıp yakılma.

iştikâ' an-il-hükkâm ::: huk. taraflardan biri, mahkeme reis veya azasının hüküm ve kararına ftirâzetme

iştikâ- yi cevr-i felek ::: feleğin cefâsından şikâyet etme.

iştikak ::: (a. i. şakk'dan. c. : iştikakat) : leng. bir kökten gelen kelimelerin birbirleriyle olan ilgileri, fr. etymologie : "ilim, ma'lûmat, ta'lîm, ma'lûm." gibi.

iştikak ::: türeme.

İştikak :::


  1. Yarılmış bir şeyin bir bölümünü alma.

  2. Türeme.

  3. Aynı kökten gelen kelimeleri bir arada kullanma sanatı.

iştikâk ::: türeme

iştikâk ::: ‬türeme

iştikak ::: (a. i.) nebatların, ('bitkilerin) : çokluktan dolayı birbirine dolaşık, sarmaşık olması.

iştikak ::: (a. i. şakk'dan. c. : iştikakat) leng. bir kökten gelen kelimelerin birbirleriyle olan ilgileri, fr. etymologie :

İŞTİKAK :::

Türemek. Bir kökten ayrılan kelimelerin asılları ve birbirleri ile olan münâsebetleri, meydana gelişleri. * Çatallaşmak. Yarılmış bir şeyin bir şıkkını almak. * Edb: Aynı kökten türemiş olan birkaç kelimeyi bir araya getirme sanatı. Misaller:(Edipler edepli olmalı, hem de edeb-i İslâmiye ile müteeddib olmalı. İk.M.)(Zulmü alkışlayamam, zâlimi asla sevemem. Mehmed Akif)