Çağdaş Sözlük

tuhaf ~ تحف

Kamus-ı Osmani - tuhaf ~ تحف maddesi. Sayfa: 181 - Sira: 4

tuhaf - تحف

[ء] "هدیه " معناسنه اولان (تحفه) نك جمعيدر . لسانمزده اكثریا مفرد حكمنده استعمال اولنور : (تحفجی دكانی ، تحفجيلر باشی ) معنای اصليسنده ناديده ، نو ظهور ، ترفنده‌كی حكملرده موجود اولدغندن مثلا (نه تحف شيلر ، نه تحف شی ) طرزنده‌‌كی تعبيراتدن فكره كورلمه‌مش

خوش ، ظريف شيلر معناسی تبادر ايدر :

Kamus-u Osmani tuhaf maddesi. osmanlıcada tuhaf ne demek, tuhaf anlamı manası, tuhaf osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte tuhaf hakkında bilgi. Arapça tuhaf ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada tuhaf anlamı

Kamus-i Osmani - تحف tuhaf ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

tuhaf ~ تحف güncel sözlüklerde anlamı:

TUHAF ::: (Tuhfe. C.) Hediyeler. * Münâsebetsiz hâl. * Eğlenceli, gülünç. * Garip iş veya şey. * Hoşa giden ve az bulunur şeyler.

tuhaf ::: (a. i. tuhfe'nin c.) : 1) hediyeler. 2) az bulunur, hoşa giden şeyler. 3) garip iş, şey. 4) s. gülünç, eğlenceli. 5) s. münasebetsiz, hoşa gitmiyen [hal]

Tuhaf :::


  1. Acayip

  2. Şaşılacak, garip.

  3. Güldürücü
    Örnek: Kibirli, alıngan olmayan, tuhaf ve nükteli bir adammış. A. Ş. Hisar

  4. Gülünç.

  5. Anlaşılmaz.

  6. Şaşılacak, garip anlamında bir seslenme sözü
    Örnek: Tuhaf! Her yerde olduğunun aksine, burada şehirden uzaklaştıkça binaların güzelliği artıyor. A. Haşim

tuhaf ::: hediyeler , ilginç , gülünç

tuhaf ::: ‬ilginç

tuhaf ::: hediyeler

tuhaf ::: gülünç

tuhaf ::: (a. i. tuhfe'nin c.) 1) hediyeler. 2) az bulunur, hoşa giden şeyler. 3) garip iş, şey. 4) s. gülünç, eğlenceli. 5) s. münasebetsiz, hoşa gitmiyen [hal]

tuhaf ::: acayip, antika, cins, garip, gülünç

TUHAF :::

(Tuhfe. C.) Hediyeler. * Münâsebetsiz hâl. * Eğlenceli, gülünç. * Garip iş veya şey. * Hoşa giden ve az bulunur şeyler