Çağdaş Sözlük

kurb ~ قرب

Kamus-ı Osmani - kurb ~ قرب maddesi. Sayfa: 230 - Sira: 2

kurb - قرب

[ء] یاقين ، یاقينلق . "بعد" ݣ ضدی . زمانده ، مكانده ، نسبتده قوللانيلير : (قرب وجوارنده) تعبيرنده بری فضله‌در : (بحرسیاه بوغازی قربنده ، قرب حضرت خالدده مدفون) ، (قربيت) = یاقينلق معناسنه اویدورمه‌در: "سنك لطف والاݣی كوزلر اميدم" "سنك قرب اعلا‌ݣی اوزلر خیالم" (معلم ناجی)

Kamus-u Osmani kurb maddesi. osmanlıcada kurb ne demek, kurb anlamı manası, kurb osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte kurb hakkında bilgi. Arapça kurb ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada kurb anlamı

Kamus-i Osmani - قرب kurb ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

kurb ~ قرب güncel sözlüklerde anlamı:

KURB ::: Yakınlık. Yakında oluş. Yakın olmak. Yakınlık kazanmak. (Zamanda, mekânda, nisbette, hatvede ve kuvvette kullanılır.) * Tıb: Böğür. Karnın yumuşaklığına kadar olan yer.

kurb ::: (a. i.) : 1) yakın olma, yakınlık, yakın bulunma.

kurb-ı derece ::: fer. ölen kimseye derece ve vâsıta bakımından yakınlık, (müteveffaya oğlu, torunundan daha yakındır]

kurb-ı Hûda ::: Allah’a manevî yakınlık.

kurb-i mesafe ::: yer yakınlığı. 2) s. yakın, (bkz. : karîb, nezdîk). 3) tas. ezelde yânî ervah âleminde Allah ile abd (kul) arasında sebkat eden ahde vefa.

kurb ::: yakınlık.

KURB ::: Sâlikin, tasavvuf yoluna girmiş olanın kurbu, ihsân ile gerçekleşir. Peygamber efendimiz buyuruyor ki: "İhsân sanki Allahü teâlâyı görüyormuş gibi ibâdet etmendir. Her ne kadar sen O'nu görmüyorsan da, şüphesiz O seni görüyor." (Seyyid Abdülhakîm Arvâsî)

Mukarrebînin yâni Allahü teâlâya yakınlığa ermiş olanların kurba en büyük vesîleleri, farzları (Allahü teâlânın emirlerini) yerine getirmektir. Nâfile ibâdetler ise, Allahü teâlânın kulunu sevmesi için vesîledirler. (Seyyid Abdülhakîm Arvâsî)

Allahü teâlâya farzlarla hâsıl olan kurb, nafilelerle hâsıl olandan elbette kat kat daha çoktur. Fakat kurbu, takvâ sahiblerinin (Allahü teâlâdan korkup, haram işlemekten kaçınanların) ihlâs ile yaptığı farzlar hâsıl eder. (Abdülganî Nablüsî)

Kurb ve visâl (kavuşma) lezzeti, Cennet nîmetlerinin lezzetinden daha çok olduğu gibi, bu'd ve hırmân (uzaklık ve mahrûmluk) azâbı da Cehennem azâbından daha kötüdür. (İmâm-ı Rabbânî)

kurb ::: yakınlık , yakın

kurb ::: ‬yakınlık

kurb ::: yakın

KURB :::

Yakınlık. Yakında oluş. Yakın olmak. Yakınlık kazanmak. (Zamanda, mekânda, nisbette, hatvede ve kuvvette kullanılır.) * Tıb: Böğür. Karnın yumuşaklığına kadar olan yer