mücazat ~ مجازات
Kamus-ı Osmani - mücazat ~ مجازات maddesi. Sayfa: 447 - Sira: 17
mücazat - مجازات
[ء] عمله كوره یعنی كرك اييلكه وكرك كوتولكه مقابل بر كيمسهیه جزا ايتمك ديمكدر قانون اصطلاحنده مجرمه
ارتكاب ايتديكی جرمه مقابل ويريلن جزا معناسنهدر. (مجازات انتباهیه) كبی .
Kamus-u Osmani mücazat maddesi. osmanlıcada mücazat ne demek, mücazat anlamı manası, mücazat osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte mücazat hakkında bilgi. Arapça mücazat ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada mücazat anlamı
Kamus-i Osmani - مجازات mücazat ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
mücazat ~ مجازات güncel sözlüklerde anlamı:
MüCAZAT ::: Ceza. Suçlara karşı verilen karşılık. * Karşılık.
mücâzit ::: (a. i. cezâ'dan) : 1) karşılık. 2) bir suça karşı cezâı çektirme.
müeâzât-ı te'dîbiyye ::: huk. bir haftadan ziyâde hapis, muvakkat sürgün, me'mûriyetten çıkarma ve para cezası gibi cezalar.
mücâzât-ı tekdîriyye ::: huk. yirmi dört saatten bir haftaya kadar hapis ve yüz kuruşa kadar para cezası.
mücâzât-ı lerhîbiyye ::: huk. îdam, kürek, kale-bendlik, müebbet sürgün, rütbe ve me'murluktan njahrûmiyet, medenî hukuktan ıskat gibi cezalar.
mücâzât ::: cezalandırmalar.
Mücazat :::
- İşlenen bir suçtan ötürü ceza verme
Örnek: Her şeyde mükâfatla mücazatı, tatlıyla acıyı muvazene ederdi. H. R. Gürpınar
mücâzât ::: ceza verme , cezalandırma , cezalandırmalar
mücazat ::: karşılık
mücazat ::: cezalandırma
mücazat ::: karşılık verme
MÜCAZAT :::